40- KIŞI KÖYÜMÜN
Bir iledin dalı karı yüklenmiş
Gördümki gelmiştir kışı köyümün
Bahar,güz çalışıp karı yüklenmiş
Yarıya inmiştir işi köyümün
Dağlar yorganını çeker beyazdan
Pelitler yaprağı döker ayazdan
Kışın tedbirini almıştır yazdan
Bulunmaz benzeri,eşi köyümün
Buğday,aşlık,darı unu üğünür
Üşüyenler ocağına sığınır
Sohbetlerde anılara değinir
Artık yenesidir keşi köyümün
Böcek ve sürüngen uykuya yatar
Bitkiler bahara stoklar yapar
Avcılar kırlarda mavizer atar
Harika içi ve diışı köyümün
Ambarında bandırmalar dizili
Darı ekmekleri küçük bezeli
Yufka açar mahallenin güzeli
Çalışır sacı ve şişi köyümün
Köyün iki katı gurbette yaşar
Ekmek için,şehirden şehire koşar
Dereler,ırmaklar yağmurla taşar
Nüfusu dokuzbin kişi köyümün
MÜKREMİN KIZILCA
39- ORTAK FORUM
Ermenek burada,nava burada
Burası ermenek ortak forumu
Hem oku hemde yaz ve yap yorumu
Özgür bir ortamdır hemde hürada
Burası ermenek ortak forumu
Hem oku hemde yaz ve yap yorumu
Ermenekten resimler var filim var
Yayla,sahil,menkıbe ve ilim var
Bölgemizden çapıt çul var kilim var
Burası ermenek ortak forumu
Hem oku,hemde yaz ve yap yorumu
Gir üye ol yorumunu yapta çık
Gurbetelde yalnızlığa kurşun sık
Bir ışık yak karanlığı sende yık
Burası ermenek ortak forumu
Hem oku hemde yaz ve yap yorumu
Tarih,coğrafya ve sosyal bilgiler
Bu konular hepimizi ilgiler
Çalışsın kağıtlar,eller, silgiler
Burası ermenek ortak forumu
Hem oku hemde yaz ve yap yorumu
Gördüğün rüyayı yorabilirsin
Dini sorun varsa sorabilirsin
Her konuya kafa yorabilirsin
Burası eremenek ortak forumu
Hem oku hemde yaz ve yap yorumu
Eğitim,öğretim,tıp,bilgisayar
İncele bir orda senin köyün var
Kişinin vatanı o sevgili yar
Burası ermenek ortak forumu
Hem oku hemde yaz ve yap yorumu
MÜKREMİN KIZILCA
38-YALINDAL YAYLASI
Bir kartal pik yapar kocaburundan
Oluğun koyağa suya gidiyor
Serçeler saklandı hep gururundan
Bir leş görmüş ona doya gidiyor
Çekirge bol olur elmalanında
Anaçlarda Allah Allah der gelir
Bir Atmaca bekler kürtbeleninde
Oda nasibini haklar yer gelir
Sandalınbaşında az bi nefeslen
İzle tabiatı bir ilham gelsin
Seyret Kızıltaşı azıcık hislen
Ya hiçten gelmesin, ya da tam gelsin
Hamzoluğu kesmez Akarcaya gel
Büngüldekte ayakların sulansın
Tavşancı beleni ve Kayhanın bel
Mal melalda Yenisuya dolansın
Kesme inine bak birde incele
Tarihte insanlar ne zor yaşarmış
İn aşağı Kozininde gecele
Bak ecdadın ne zor işler başarmış
Elma,Kiraz,Armut,Erik bol olur
Samanlığın otu yolunsun bekler
Köristandan Dede ardıç yol olur
Taşlı seki gece kalınsın bekler
Cumasuyu seni gözler git gayrı
Ekin salısında harmanlar tamam
Götür mallarını orda güt gayrı
Gözlerim yaşardı daa anlatamam
MÜKREMİN KIZILCA
37- TAŞELİ
Oy sulupınarlar yurdu memleket
Ve uluçınarlar yurdu Taşeli
Muazzam kaleydi surdu memleket
Taşları kesme inlerle kaşeli
Göksunun gapızdan bittiği yerler
Yatağını yarıp gittiği yerler
Koca kandaklardan aktığı yerler
Derler ki insanları çok neşeli
Oy bulutlarla yarışan tepeler
Oğlağın gerdanı çifte küpeler
Eteğinde sulu karlar sepeler
Dolular yağar köşeli köşeli
Biladan dibinde gölge bol olur
Ağustos ayında sular kol olur
Eylül sonu sandık sandık bal olur
çukurları yamaçları meşeli
Kendi lehçesinde sözlükleri var
Dere boylarında sazlıkları var
Ağacın üstünde yazlıkları var
Çevresi yastık ve minder döşeli
Madeni kaynaklar bakırı senden
Urba tezgahları dokuru senden
Ülkenin en fazla okuru senden
Bürokratlı öğretmenli paşalı
MÜKREMİN KIZILCA
36-Emmoğlu
Ben kaldım emmoğlu gurbetellerde
Hastalardan ölenlerden haber ver
Sıladan habersiz yabanellerde
Hırslanandan yılanlardan haber ver
Merdi az bulunur çoktur namerdi
İnsaniyet artık hıtama erdi
Atalar kalksaydı bilmem ne derdi
Doğrulardan yalanlardan haber ver
Memleketin insanını özledim
Gitmek için aylar yıllar gözledim
Televizyon varmış geçen,izledim
Kırda arpa yolanlardan haber ver
Kocaköyden,öteköyden,mahleden
Camilerden kürsülerden rahleden
Varsa köye hiç varmayan,kahreden
Bayramlarda gelenlerden haber ver
İtburnular çiçek açınca söyle
İrtibat keseni ihbar et köyle
Hiç vatan sevgisi olurmu böyle
Bu sözüme gülenlerden haber ver
Eski karlar kışlar yokmu diyorsun?
Yoksul yok herkesler tokmu diyorsun
Hasretlik böğrümde okmu diyorsun?
Açanlardan,solanlardan haber ver.
MÜKREMİN KIZILCA
35-Köyümü düşünüyorum...
Köyümü düşünüyorum hava karanlık
Bir gelin gider hopucunda incisi
Bir elinde oğlaklı keçisi sağmalık
Öbüründe kolundan tutmuş ikincisi
Köyümü düşünüyorum hava karanlık
Ayedinde dudugguşlar ötüyor,guk guk
Hayallere dalıyorum hemen bir anlık
Mehtap dalgalanıyor gökte oluk oluk
Köyümü düşünüyorum hava karanlık
Eşekler,Katırlar semerinde dal çeker
Arılar Kelebekler danseder seyranlık
Arıcılar yayladan kovan kovan bal çeker
Köyümü düşünüyorum hava karanlık
Bir sürü geçiyor yamaçtan allı kırlı
Sacayağında simsiyah bir çaydanlık
Keşikler çıkıyor dağlara bol sığırlı
Köyümü düşünüyorum bir şafak vakti
Amentünün şehadeti duyuluyor
Namaza kalkanlar ışıklarını yaktı
Evden çıkanlar meleklerce sayılıyor
Köyümü düşünüyorum gün adam boyu
Kocakulaklı keçi,memesi keseli
Ardında oğlağı zıplar anası boyu
Elinde cıpkın,sürer çobanı,neşeli
Köyümü düşünüyorum öğle namazı
Güneşlıklerde neneler elleri dallı
Musalliler kurna başında bulur hazı
Hazır;paçaları ve kolları sıvalı
Köyümü düşünüyorum ikindin üstü
Odundan gelen katır kan terler içinde
Kızlar sıralı çeşmede elleri testi
Kimbilir ne hasretler gizlerler içinde
Köyümü düşünüyorum akşam iftarda
Kızılinde gün kovalar elleri çomaçlı
Allahü ekber der müezzin o anda
Şimdi herkes bir olur akşam,toklu açlı
Köyümü düşünüyorum,yatsıdan geyri
Tüm komşular birarada oturmadalar
Kadın erkek çoluk çocuk olunmaz ayrı
Kışın kadayıf yazınsa batırmadalar.
MÜKREMİN KIZILCA
34-Yaşarın Manzum Hikayesi
Bir varmış bir yokmuş evel zamanda
Bir kişi yaşarmış garip bir handa
Yedi sene yatmış suçtan zindanda
Hiç hür yaşamamış adı Yaşarmış
İşlediği suçtan köyünden kaçmış
Bazan yarı tokmuş bazanda açmış
Bu hana gelmeden çok yerler geçmiş
Tanıyandan saklanmayı başarmış
Yıllar geçmiş adam iyce yaşlanmış
Olgunlaşmış sakallanmış uslanmış
Koltuğunda gerisine yaslanmış
Maziyi düşünmüş gözü yaşarmış
Bir gün uykusunda bir rüya görmüş
Nurani bir dede,kalk giyin dermiş;
Çık bak şu kapıya bir yolcu gelmiş
Bakmışki birisi handa şaşarmış
Bir hey!demiş onu döndürmüş geri
Ne yapsın görmemiş kırk yıldan beri
Tanımaz köydeki mağdur enderi
Böyle yolcu bura ender düşermiş
Bu ender köydeki vurduğu kişi
Dahada ilginci kendi kardeşi
Kırk yıldır ararmış metruke eşi
Yaşar!Yaşar!diye dağ dağ koşarmış
Ender ise onu hemen tanıdı
Onu ora çeken zaten kanıdı
Nede olsa tamam suç ondanıdı
O da herkes gibi şaşan beşermiş
Ender bağışladı Yaşar ağladı
Beraberce köy yolunu boyladı
Kalan hayatını eve bağladı
Şimdi köyde usta,duvar döşermiş
MÜKREMİN KIZILCA
33-SERÇELER
Şu karlı havalar da
Donar küçük serçeler
Bir dane için cama
Konar küçük serçeler
Öter her yerde çin çin
Günaha girer gencin
Bir kaşık çorba için
Yanar küçük serçeler
Toprak arar kum arar
Öldürsen neye yarar
O da bir hayal kurar
Kanar küçük serçeler
Bulgur atalım yiye
Karnı da doysun diye
Bulduğu ilk tekneye
Banar küçük serçeler
Bir damla ona göre
Hayat verir bir süre
Bir karış kuru yere
İner küçük serçeler
Sığınak,pardı baca
Kilit sökmezmiş aca
Akşam olur ağaca
Tüner küçük serçeler.
32-ŞUBATTA KÖYÜM
ŞUBAT DA KÖYÜM:
Karın üstüne bir Güneş
Doğar Şubatta köyüm de
Çiğdemler açılır üç beş
Buyar Şubatta köyüm de
Ekmek ederler unları
Başlar cemile günleri
Kalan en son odunları
Kıyar Şubatta köyüm de
Oğlaklar,Kuzular meler
İstekler kayayı deler
Delik te günleri,Keler;
Sayar Şubatta köyüm de
Pekmezin kalır bitiği
Hazır kellenin ütüğü
Şömineye son kütüğü
Dayar Şubatta köyüm de
Gelir Bahar dalgaları
Hazırdır süt helkeleri
Kuyuda ki şalgaları
Soyar Şubatta köyüm de
31-Sultan Navruz
Önümüze aldık Sultan navruzu
Gelecek inşallah 21 Martta
Meleşecek oğlak,keçi ve kuzu
Gülecek inşallah 21 Martta
Kaplayacak Güneş yamacı düzü
Her şey dirilecek;Allahın sözü
Kıştan kalan bu z ve karların izi
Ölecek inşallah 21 Martta
Hep bu tekrar etti milyar kereler
Tabiat dirilir tam o sıralar
Karların suyuyla ark ve dereler
Dolacak inşallah 21 Martta
Samanlar tükenir azalır yemler
Çalışan hayvana vurulur gemler
Şubatta açılan sarı çiğdemler
Solacak inşallah 21 Martta
Yavaş yavaş ısınacak yılanlar
Bahar;dirilişe açık ilanlar
Ahrete imanı zayıf olanlar
Bilecek inşallah 21 Martta
Mallar kaplar meraları otlağı
Sular sarar tomurcuğu yaprağı
Altta yatan böcü börtü toprağı
Delecek inşallah 21 Martta
Şükürle çok olur mevlanın azı
Müminler cami de eder niyazı
Şükran için yaratana namazı
Kılacak inşallah 21 Martta
Açılır yaylanın kapalı yolu
Mor,mavili,dağlarımın has gülü;
Navruz çiçeğiyle her taraf dolu
Olacak inşallah 21 Martta
MÜKREMİN KIZILCA
30-GEL GARDAŞIM..
Gel gardaşım hasret goyma köyüme
Kanal suyla dolduğunda bir çağır
Sepet sepet götüreyim evime
Aküzümler olduğunda bir çağır
Ala inek doymaz olmuş otlara
Sarı oğlak kanmaz olmuş sütlere
Sahipleri dur demesse itlere
Mazarratlar öldüğünde bir çağır
Kültür de adına maydonoz denen
Uzun köklerini saylara seren
Salmalarda ışıl ışıl yeşeren
Baldıranı yolduğunda bir çağır
Çocukları baranaya belerler
Bahçeleri evlek evlek bölerler
Domatesi,Biberi fidilerler
İçine su,saldığında bir çağır
Yaylalara mal melalle göçmenin,
Gürül gürül pınarlardan içmenin
Oğlakları, Kuzuları seçmenin
Vakti sati geldiğinde bir çağır
Sivri taştan,Beşdönümden eğilip,
Sığırların arkasında dağılıp,
Tüm çocuklar soyunarak tüğülüp
Kepirliye daldığında bir çağır.
Dağerikler olsun dönsün hamura
Bulutlar ağlayıp insin çamura
Tüm meyveler ömür katsın ömüre
Bozarmutlar solduğunda bir çağır
Bir lezzet var yemeğinde aşında
Mahalle toplansın oba daşında
Hayatın tadını dağın başında
Aarayıp ta bulduğunda bir çağır..
Mükremin Kızılca
29-İLKBAHAR DA KÖYÜM
İlkbahar da serçelere ses gelir
Eşini bulanlar başlar yuvaya
Su,hava topraktan bir nefes gelir
Bir ay sonra girer aşlar yuvaya
Çiçekler çiftleşir Arı eliyle
Polenleri taşır sarı eliyle
Yarısı ayağı yarı eliyle
Dönerler hep üçler beşler yuvaya
Yaprağından önce açar çiçeği
Çeker kendisine olan Böceği
Hareketli Karıncanın ocağı
Akşamı toplanır eşler yuvaya
Kışın yemeğine şimdi başlanır
Sarmmalara bağ yaprağı haşlanır
Ham keş kesesinin üstü taşlanır
Çalışırlar tüm kardeşler yuvaya
Ellerinde lımtı ota giderler
Öğlen sıcağında yata giderler
Fazla toplarlarsa sata giderler
Bilenir hayaller,düşler yuvaya
MÜKREMİN KIZILCA
28-AVCILAR-3
Kümeler de bekler durur Avcılar
Mani,mani ekler durur avcılar
Her ne kadar atış serbest olsa da
Her atışta tekler durur avcılar
21 mart sultan nevruz değilmi?
Atılan avda huzursuz değilmi?
İlk baharın da geldiği şu günler
Onlar için de hazırsız değilmi?
Bu aylarda sıcak yuva zamanı
Değmez olmak için av kahramanı
Onlar da eşleşip ev yapacaklar
Kendi gelse bile verin amanı
Güz gelsinde etlensin ve yağlansın
Ardından ne yas tutulsun,ağlansın
Yetiştirip yavruları Dağıtır
O zaman biraz da avcı eğlensin
Mükremin Kzılca
27-KAR
Karlar yağar her Kristal bir eser
Suya dönüşürler,bir rüzgar eser
İki melaike ona çalışır
Biri şekil verir birisi keser
Karlar yağar uğrun uğrun yerlere
Yorgan olur yerde ki menderlere
Hüda istediği şekilde yapar
Gerekirse Dolu olur serlere
Karlar yağar sabahların nemine
Ağaçlar da kalır düşmez zemine
Her sanat bir sanatkara delildir
Bu da delil,Sanii Müheymine
Karlar yağar Ocak,Şubat,Mart,Nisan
Durur bir kenara seyreder insan
Birbiriyle çarpışmadan inerler
Bir çarpışma,Nizamın bittiği an
Karlar yağar lapa lapa bembeyaz
Bozulur sükünet başlar bir ayaz
Ne sıcağa,ne soğuğa var insan
Nerde Bahar diye edr hep niyaz
Karlar yağar Hamsin de Zemheri de
Katık biter küplerde ve deride
Kar altında Geven söker çobanlar
Dermanı yok durmaya hiç örü de
Karlar yağar tipi olur toz olur
Esintisi vu vu hu hu söz olur
Yığınları eksiklere doldurur
Dağ başın da Koyak Tepe düz olur
Mükremin Kızılca
26-ERMENEK-2
Günlüğüm de ilk üç hece
Gönlümden geçen bilmece
Rüyalarımdasın gece
Doğduğum yersin Ermenek
Benzeri yoktur Yarların
Muhabbeti bol yarlerin
Sen şahısın diyarların
Kentler de sersin Ermenek
Önünde Göksu vadisi
Sana yakışmaz adısı
Gözlerim hep havadisi
İyisini ver Ermenek
BAĞLARIN CEVİZ DİZİLİ
DİBİNDE SULAR DÜZÜLÜ
SAYFAM DA ADIN YAZILI
İremde bağsın Ermenek
Navağı derler köyüne
İnde bak dere boyuna
Kurban olurum soyuna
Sinem de bağsın Ermenek
Kar üstünde kar görülür
Dam üstünde yar görülür
Yok olsa da var görülür
Her yere yeğsin Ermenek
Mükremin Kızılca
25-ESNAF ESNEK GEREK
Esnaflık ta topluluk ta hayatta
Her zaman lazımdır esneme payı
Tartışma da kavga da ve inatta
Her zaman lazımdır esneme payı
Geri dönülmeyen yollara girme
Tamiri olmayan şeyleri kırma
İster bir tüccar ol,ister bir Firma
Her zaman lazımdır esneme payı
24-DURSUN ABA
Sabah kalkar erken erken
Ocak yakar Dursun aba
Kahvaltı da süt içerken
Mala bakar Dursun aba
İnce ince yağmur yağar
Ağıllar da keçi sağar
Gönlü bol,her yere sığar
Bazan sakar,Dursun aba
Saksılara diker çiçek
Bir elinde küçük bıçak
Neyine gerektir uçak
Şimşek çakar,Dursun aba
Boz eşşeğe yükler tersi
Tarlalardan alır dersi
Onda bu çalışma irsi
Kuşak takar, Dursun aba
Tencereye pilav köser
Yanına bir soğan keser
Fırtınalar gibi eser
Vurur,yıkar,Dursun aba!!
Varsan görsen bir garıdır
Her yardıma pek carıdır
Mahallenin muhtarıdır
Pek de şikar Dursun aba!!!
Mükremin Kızılca
23-YÖRÜK BÜKÜ
Boyumu aştığını görürüm dağların,
Bu vadide yürürken
Biladanlar küsmü buraya,neredeler?
Şahitliğini yaparlardı çağların
Ben eski ermenek lastiğini sürürken..
Boyumu aştığını görürürüm Çamların,
Uzun bir elipi saramaz kutrunu
Kurbağalar bir çığlık basar,gelenlere
Bozar sükünetini,dağların..
Sorar hatır bilmeyenlerin hatrını..
Boyumu aştığını görürüm Kayaların
Çil,çil,kınalı kınalı
Sakin sakin akan derenin içinden geçerken
Herkesin paçaları sıvalı..
En hası buralar da işli, oyaların..
Boyumu aştığını görürüm suların
Sağdan soldan bu dereye akışan
Balıklar zıplarlar berrak sular da hür,
Burada en iyisi kuytuların
Etrafa zarar vermeden gezmek,bize yakışan..
Mahi Afif
20-05-07
22-ISSIZ YAYLAM
Susuz yaylam üssüz
Gene seni yazacağım
Vafasız çiftçilere
Yeniden kızacağım
90 Serçeleri saymayı unutmuşlar
Ve..yuvalarına say döşemeyi
Sarı serçeler görünmez
Culalar sana gelmeye erinir
Benim gönlüm erinmez
Sen varken bu cihan da
Hiç bir yere yerinmez
Surların yıkıntı
Pürlerin tohumsuz,
Kaklıkların kuru,
Armutların farııdımı
Yağmursuz..
Ey benim ıssız yaylam üssüz..
Sana kavaklıdan bakacağım
İneceğim uzun koyağa
Oturup harmanda ki yuvağa,
Yakımlar yakacağım,
Senin ihya edilmene dualar yapacağım..
Ey! benim ıssız yaylam üssüz,
Teyemmümle namaz kıldığım yer
Gözümü ilk açışta bulduğum yer
Sarp kayalarına bayıldığım yer
Bir lale kokusuyla ayıldığım yer
Bebekliği bitirip,çocuk olarak,
Artık bir insandan sayıldığım yer..
Bekle geleceğim.
Mahi Afif
21-05-07
Beybes
21-KUŞAKPINAR
İki tekne iki söğüt
Birbirini tamamlamış
Yükseklerde Kuşakpınar
Beni susuzlukla sınar
Kınalı kirtik karşılar
Girişinde,her varanı
İmiz imiz akar sular
Bir günde dolar Haranı
Taş obalar isli durur
Kızoğlan iniyse yaslı
Koca sahan paslı durur
Kurnasının başı taslı
Sabunluklar,Alacinler
Tarihin antik şahidi
Delik deşik olmuş inler
Kırık mezar ve Lahidi
Mahi Afif
22/05/07