20- 
Totihan

Alır Bakracını hep sağ eline
Her sabah cansuyu verir gülüne
İşte şimdi benzemişsin geline
Evinden başka yer bilmez Totihan

Gel artık boynunu eğme Totihan
Yaram çok yenidir değme Totihan

Bilen var mı Totihanı ellerde
Şiiri okunur şimdi dillerde
Adı sanı yazmaz olmuş zillerde
Sanırdın ki daha ölmez Totihan

Gel gayrı boynunu bükme Totihan
Yeter göz yaşını dökme Totihan

Yüzüne yansırdı terbiye ve ar
Kaşları ayrılmış sanki Zülfikar
Haram Helal bilir hemde çok şikar
Asla namahreme gülmez Totihan

Bakışınla nefret ekme Totihan
Birde sen savurma tekme Totihan

Yemek yapar mutfaklarda durmadan
Huzur verir etrafına kırmadan
Hiç bir şeye karar vermez sormadan
Farımaz yıpranmaz solmaz Totihan

Her lafı şerrine çekme Totihan
Çocuk gibi yolda sekme Totihan

Mükremin KIZILCA
14-06-2010/YENİCEOBA


19- Kız Ben bunun neresini seveyim?

Ben gülünce sen oturup zırlarsın
Her halınde Baccık gibi hırlarsın
Kirin pasın üzerini sırlarsın
Kız Ben bunun neresini seveyim?

Çenesi çekilip dürülesice
Yakından uzağa sürülesice
Kıtalar ötede görülesice
Kız Ben bunun neresini seveyim?

Gazdan bezden başka isteğin yok mu?
Senin karnın açta benim ki tok mu?
Tek bir şey istedim Allasen çok mu?
Kız Ben bunun neresini seveyim?

Gel dedin geldim bak, git dedin gittim
Senden yana her cezayı hak ettim
Artık senden kredimi tükettim
Kız Ben bunun neresini seveyim?

Hayatım, aşkım ve şekerim dedim
Senin için dağı sökerim dedim
Hatta ta Romayı yakarım dedim
Kız Ben bunun neresini seveyim?

Mükremin KIZILCA
04-02-10/KONYA
 18- Sevgili üstüne


Tam Cemreler başlar bugün
Akar Sevgili üstüne
Oynar gözler, kaşlar bugün
Bakar Sevgili üstüne

Görünce gönül şahımı
Unuttum vah ve ahımı
Ezeli bir aşk tohumu
Eker Sevgili üstüne

Öyle takdir etmiş Sani
Her şey sevgi ile yani
Âşıklar bir dörtlük Mani
Yakar    Sevgili üstüne

Şair kafiyeli söyler
Hak neylerse güzel eyler
Elinde bir Çiçek, Beyler
Takar Sevgili üstüne

Sadece Şubatta değil
Her zaman sevgiyle eğil
Sıra sıra kız ve oğul
Döker Sevgili üstüne

Mükremin KIZILCA
04–02–10/KONYA


17-Fadimem!

Gene güzmü geldi elin köyünde
Söyle sensiz yaşanır mı Fadimem
En güzel yemekler olsa de önde
Sevgilisiz aşanır mı Fadimem

Yeşil Nohutlar yenir mi ütmeden
Doyar mı sığırlar kır da gütmeden
Dağın yamacında Keklik ötmeden
Avcı silah kuşanır mı Fadimem

Bu gün görmediğin yarın görünmez
Dağlar delinmeden Şirin görünmez
Kalbden sevmedikçe yarin görünmez
Yarsiz Döşek döşenir mi  Fadimem

Sevenin gözünde elli yüz olur
Sıcağıyla karakışlar güz olur
Dere tepe zirve yamaç düz olur
Aşıklar hiç üşenir mi  Fadimem

Mükremin KIZILCA
10-8-2009

16-Bir Nazenin Gördüm

Bir Nazenin Gördüm Dağın başında
Hafif bir al çekmiş çilin üstüne
Belli ki 18 20 yaşında
Çömelip oturmuş çulun üstüne

Yemek pişer tıkır tıkır Küre de
İner ordan gerektiği süre de
Odun ateşinde çay var sırada
Çaydanlığı koymuş külün üstüne

O yüce ırabbım her şeye kadir
Türül türül kokar her yerde sadır
Özenle dokunmuş bir kara Çadır
Varmıdır Oba da kılın üstüne

Dere kenarında urbasın yıkar
İpince eliyle suyunu sıkar
İki dal arası bir yere takar
Sonra serer bir bir Çalın üstüne

Sırma saçlar inivermiş döşüne
Haydi yolcu! tekesan dur işine
Heyulayı bulaştırma düşüne
Hiç gül koklanır mı gülün üstüne

Al fistan üstünde durur yeleği
Saflığı andırır sanki meleği
Bir beyaz gelinlik giymek dileği
Bir de boncuk dizmiş pulun üstüne

Görülür pınar da her dem varınca
Her yaz uğrar Üçpınara, Sarınca
Öyle beli var ki, sanki Karınca
Bir de Kuşak sarmış belin üstüne

Mükremin KIZILCA
23/09/09- Altıntaş

15-Birsen!

Ah Birsen!
Bir bilsen
Beni bir sen anladın
Sen de yanlış anladın
Birsen!

Ah Birsen!
Sözlerine kanmışım
Gözlerine yanmışım
Ben sen de uyanmışım
Ama aldanmışım
Beni bir sen anladın
Sen de yanlış anladın
Birsen!


Ah Birsen!
Bir bilsen
Kanattın yarayı
Kapattın arayı
Yıktın Sarayı
Beni bir sen anladın
Sen de yanlış anladın
Birsen!

Sönmez yangınım gayrı
Sonunda düştük ayrı
Birsen aah Birsen!
Beni bir sen anladın
Sen de yanlış anladın
Birsen!
Aah  Birsen!

Mükremin KIZILCA
TAŞPINAR/Cihanbeyli
21-05-09


14-Aşk Bir Palavra

Sandım iki Cihanda bir gülüm var
Diyorsun ki; ölüm var ve zulüm var
Son cevaba ne halim ne dilim var
Oylum oylum Selvi boylum ne yaptın
Kara gözlüm asil soylum ne yaptın

İlk günde ki yeminlere ne oldu
Bir fidanın açan gülleri soldu
Gülücük olası Göz yaşla doldu
Oylum oylum Selvi boylum ne yaptın
Kara gözlüm asil soylum ne yaptın

Zor günlerde söz verilir desteğe
Tam tersine devran döner kösteğe
Hiç bir şeyler bağlı değil isteğe
Oylum oylum Selvi boylum ne yaptın
Kara gözlüm asil soylum ne yaptın

Sarıcoğlan der ki aşk bir palavra
Öldürdün Ruhumu oldum Kadavra
Aklamaz Cami, Kilise ve Havra
Oylum oylum Selvi boylum ne yaptın
Kara gözlüm asil soylum ne yaptın


Mükremin Kızılca
25-05-09/DEDELER

12-HADİ GEL ARTIK

Hadi gel sarı saçlım
Hadi gel gel
Senzis coytuldu aklım
Hadi gel gel
Hadi gel insafsızım
Hadi gel alın yazım
Hadi gel 41 nazım
Hadi gel gel
Sensiz açmadı laleler
Coşmuyor Şelaleler
Çakmıyor Şerareler
Hadi gel gel
Hadi gel,kırıldı kanadım
Gel gel değişti adım
Hadi gel tükendi inadım
Hadi gel gel
Hadi gel bittim artık
Ben sende yittim artık
Tam hapı yuttum artık
Hadi gel gel
Hadi gel karagözlüm
Hadi gel temiz özlüm
Gecikme açık sözlüm
Hadi gel gel
Hadi gel entem enem
Parmağımda Tezenem
Hadi gel havamda ki nem
Geç kalma çürüdü sinem
Hadi gel Eminem

Mükremin Kızılca

11-04-2008


11-KARAGÖZLÜM!!
 
Bilsen sana yandığımı
Gelirmisin Karagözlüm?
Yanıpta Kül olduğumu
Bilirmisin  Karagözlüm?

Yaşlar bürüdü gözümü
Gel dinle bu kez sözümü
Daim peşinde izimi
Bulurmusun Karagözlüm?

Bırakalım kem davayı
Bulalım derde devayı
Soluduğum her havayı
Solurmusun  Karagözlüm?

Güller sevilir Dikenle
Her şeye varım senle
Benimle dirilip benle
Ölürmüsün Karagözlüm?


Mükremin KIZILCA

13-11-08


10-SEVGİLİYE SİTEM

Beni benden eden attın bir Ağı
Kimseyi suçlama Yeller söyledi
Kulağın Yeri var Yerin Kulağı
Boz bulanık akan Seller söyledi

Dosttan gelen Çİçek bana Taş oldu
Yarin Taşı bile arkadaş oldu
Esen Rüzgarlar bana sırdaş oldu
Yakıp bıraktığın Küller söyledi

Hıyanete vermiş yerini vefa
Sefa ümidiyle katlanır cefa
Kimse istemedi oldu bir defa
Kabrime koyduğun Güller söyledi

Sanırdım ki aynı sıra sırdaşız
Kederde Kaderde hep arkadaşız
Başa Ayak Ayağa ise Başız
En ağır yanı da Eller söyledi

Beni benden eden attın bir Ağı
Öyle ağırdı ki titretti dağı
Zemheri gününde eritir Yağı
Hemzaman olduğun Yıllar söyledi

Mükremin KIZILCA
25-12-2008


9-GİLENDİ HANI

Gilendi Hanından çıktım Yelliye
Gocasu da ırast geldim Güllüye
Bir laf attım ulaşmadı Zilliye
Oturup orada kalasım geldi

Taa Mutlardan Kösereli Yörüğü
Kamışlıda yetiştirmiş Eriği
Omuzunda Darabulus Sarığı
Aynısından bende alasıım geldi

Tolbunar Suyundan sulanır Tosun
Kabalak Taşında Kınalı Yosun
Tanıdım nazlı yar işte sen osun
İşte şimdi burda gülesim geldi

Bozeşşek üstünde gittim bayağı
Alışmışta Gıra çeker Ayağı
Hacasan Gırında Nohut Goyağı
Oturup El ile yolasım geldi

Laedri


8-FADİMEM

Gurbetelde hasretinle tükendim
Alevi yok Köze döndüm FADİMEM
Coşmak üzereyim yıkıldı bendim
Mızrapsız bir Saza döndüm FADİMEM

Kır düştü dibine ağardı saçım
Bazan doyar gönlüm bazan da açım
Sayımı unuttum bilmem ki kaçım?
Hazan vakti Güze döndüm FADİMEM

Gezdim Memleketi hep kare kare
Yüreğim yaralı,Kalbim kırk pare
Her derde deva var buna yok çare
Yarı evcil Kaza döndüm FADİMEM

Hayat bir Lirik şiir,bir Hikaye
Allahı tanımak kulluktur gaye
Kuru Tevekkül yok,olmalı Saye
Şiir yaza yaza döndüm FADİMEM

Ağlaya ağlaya arkoldu Çenem
Kanımı emerek Dev oldu Kenem
Aylar tükendi de bitmedi Senem
Gene eski bize döndüm FADİMEM

Yağmur yağdı, Rüzgar çarptı Betimi
Motorine verdim bereketimi
Güneşten mi bilmem,sebeb;Ütü mü?
Özü gitmiş beze döndüm FADİMEM

Aslı yokmuş Kerpiçte ki Gezlerin
Çayırı,Çimeni kuru Özlerin
Anlatırdı nice şeyi Gözlerin
O dediğin söze döndüm FADİMEM

Sata sata Kilimleri Çulları
Erittim Kar gibi uzun Yılları
Kamyonun üstünde nice Yolları
Geçtim şimdi size döndüm FADİMEM

Mükremin Kızılca
10/03/08


7-