Mükremin Kızılca
09-02-2012 Konya
78- BU KADIN BENİM ANAM
Başında kırk akçeli başlığı
Sırtında üç peşli işliği vardı.
Küpleri güzden doldururdu,
İçlerinde;
Pekmez, un, dövme, aşlığı vardı.
Cebi olmadı gençliğinde, parasızdı
Odaları açık, gorasızdı.
Bilmezdi saat, salı, pazartesi
Günlüğünde kullandığı;
Er, şafak, önceki ve ertesi.
Başında oyasız yazması,
Elinde küreği, kazması,
Belinde darabulus kuşağıyla
Bu kadın benim anam.
Beş yetim büyütmüş,
Evlat, oğul, uşağıyla.
O kadın benim anam
Kaybettiğini bulmak için
İki besmele çekerdi
İki kile unluk için
Koyakları ekerdi.
Hiç ihmal etmez,
Günde beş kez
Allaha diz çökerdi.
Muhannete muhtaç olmamacasına
Tarladan tarlaya sekerdi.
Ahırdakilere kışlık olsun diye
Burma yolar, geven sökerdi.
Bu kadın benim anam.
Ayağında kara lastik,
Üzerinde satıraç zıbını vardı.
Yün eğirirdi eğişmeçle
Parmağının ucunda,
Çocuğunun biri yanında
Biri sırtında, hopucunda.
İyi bilirim, iki yırtık vardı
Bir tek pabucunda.
Çayını kırlardan toplar
Şekerini kuru duttan yapardı.
İşler iyi gitmediğinde
Allah minessabirin derdi,
Canı daraldığında
Kimseyi ne döver ne söverdi
O sadece dizlerini ve
İman tahtasını döverdi.
Bu kadın “Anadolu” da ki anaydı.
Daima haklıdan yanaydı.
O kadın benim anamdır.
Anamın yarını bugünden başlardı
İşi hep erden ve şafak ileydi onun
Bir katır, iki öküzdü hayali
Bununla harman hasat düşlerdi.
İki dana iki ineği oldu hep
Sarı ineği kara inekle eşlerdi
Tarlaları onlarla işlerdi.
Yağını cevizden çıkarırdı,
Kokusunu kekikten,
Urbasını kendi dokurdu
Tezgâhında mekikten.
Gelin anam güzel anam
Bu kadın benim anam.
Bilmezdi ömründe yok demeği
Don yağıyla olurdu yemeği
Yediği içtiği hep el emeği
Yanında eğişmeç ve sümeği
İsli tencere olurdu küresinde
Bir eli çalışırken süresinde
Öbürü patates püresinde
Elde elektrik varken onda lamba olurdu
Lamba varken, idare
İdare varken çırayla ederdi idare.
Kadın anam, gelin anam
Günyüzü görmeyen ay yüzlü anam
Bu kadın benim anam.
Mükremin Kızılca
020112/Konya
77- HABERİN OLMAZ!
Bir doğduğunda alınırsın omuzlara bir de öldüğünde
İkisinde de olmaz haberin.
Bellidir yapacakların adımların sayılı
Hani özgürdün gene bağlı
Ayakların ellerin.
Çırpınsan da dövünsen de boşuna
Bazı şeyler hayatta, Gitmez hoşuna
İstediğin gibi olmasa da
Dediği olur kaderin.
Oldurur ham yanını hayatın güneşi
Oluşur hamlığından med ve cezir’in
Şükrünü eda et mevcut durumun
Derler ki beteri var beterin.
Bir tepeyi aştım desen bir tepe çıkar önüne
İster isteneni yap, ister gün kat gününe
Ne sığ sularda alışıp kal
Ne düşün dalmayı derin.
Sabır evet sabır çatlayıncaya kadar taşı
Sabırsızlığın görülmemiştir aşı
Ezilmemiştir başı
Alınmamıştır meyvesi kederin.
Bir ömür az gelir amacına
Elindeyken hayat krallığı
Düşürme sahip çık tacına
Daha varmadıysan bilincine hayrın şerin
Unutma! Kesilir takatin söner ferin
Bir doğduğunda alınırsın omuzlara birde öldüğünde
İkisinde de olmaz haberin
16 Mart 2011
76-Dikensiz Gül Gülsüz Diken
Ben su idim sen Kar iken
Derdim dağlardanda üken
Tüken ey ızdırap tüken
Arama boşa arama
Dikensiz Gül Gülsüz Diken
Ne fazla gül, ne çok üzül
Yakışır mı bizlere zül?
Çok halıdan şerefli Çul
Arama boşa arama
Gülsüz diken, dikensiz Gül
Onaltı devleti yıkan
Kardeşine kurşun sıkan
Arın bu günahtan, yıkan
Arama boşa arama
Dikensiz Gül Gülsüz Diken
Boz eşekler oldu düldül
Gül de ne arasın Bülbül
Lekelendi bembeyaz tül
Arama boşa arama
Gülsüz diken, dikensiz Gül
Kökendir sebzeyi döken
Şafaktır erkenden söken
Rehavet üstüne çöken
Arama boşa arama
Dikensiz Gül Gülsüz Diken
Közler söndü oldular kül
Sadakan olsun haydi gül
Başını kaldırdı Sümbül
Arama boşa arama
Gülsüz diken, dikensiz Gül
Kahrından dağlara çıkan
Bu tatlı hayattan bıkan
Olsa bile kıendi Biken
Arama boşa arama
Dikensiz Gül Gülsüz Diken
Dökül gel yüreğim dökül
İster isen yırtıl, sökül
Üçe katlan beşe bükül
Arama boşa arama
Gülsüz diken, dikensiz Gül
Mükremin KIZILCA
05-05-10/KONYA
75-Ağlar!
Düşmanla çarpışır düşer yiğitler
Ana baba ağlar Beğler de ağlar
Fayda vermez nasipsize öğütler
Ölülerde ağlar, sağlar da ağlar
Hayvan ağlar, İnsan ağlar, can ağlar
Yürekleri parçalanmış kan ağlar
Geceleri yitirince Tan ağlar
Gözyaşı nehirdir dağlar da ağlar
Bağlar derki bağban girdi içime
Kese kese koydu bağı biçime
Ucun kesilmesi gitti gücüme
Söylene söylene bağlar da ağlar
Ağlama durmadan, tüterse bacan
Lanetli Şeytanlar olmasın hocan
Kasap et derdinde Koyunlarda can
Balık bulamayan Ağlar da ağlar
Önce ayak sonra (!)yüze bakılır
Ağalara Paşalara yakılır
Ne yön değiştirir ne de takılır
Adı kullanılan yağlar da ağlar
Asya isek hep mi kara bahtımız
Onyedi kez yer değişti tahtımız
Hiç bitmedi lider olmak ahdimiz
Beş bin yıl geçiren çağlar da ağlar
Mükremin KIZILCA
26-06-2010
Sarayönü
74-ÇANAKKALE
Zaman dar, Kış çetin
Düşman hinoğlu hin
Birde aramızda hain
Mehmet yürü!
Yurdu kurtaracak tenin
Çanakkale senin
İstanbul benim
Ta uzaklardan Düşmanın Eratı
Afrika, Asya, Avustralya
Geçmişler Nil’i, Fırat’ı
Geçecekler(!) Çanakkale de Sırat’ı
Kiminin ak, Kiminin kara suratı
Yüzyıllardır sönmedi kinin
Kıydın Mazlumların canına
Kâh ötekinin
Kâh berikinin
Şimdi ne kaldı yanına?
Böylemi emreder Dinin?
Her taraf sessizliğe bürünmüşken derin
Şimdi naralarıyla çınlar binlerce Neferin
Ateş püsküren Gemiler, emir veren diller
Tabyalar Silahlara yapay İn
Yapraklar erken düşer yere
Güz geldi gelecek
Yorgan olur Şehitlere
Her Yaprak bir Mehmede
Her Ağaç bin
Çiçekler ya aldır ya beyaz
Gene de açtılar o Yaz
Al kanındır belli,
Beyaz Kefenin
Anladım neden durgun Boğaz
Gemiler neden yorgun
Martılar çığlık atar
Serçelere der, sin
Bedre dalan çok kanatlı Melekler
Hazırlanın Çanakkale sizi bekler
Kabul olursa eğer dilekler
Sizi bir daha sevk edecekler
73-Tanımazlar
Sende bu ene var iken
Uçsan bile tanımazlar
Güller olup sana diken
Biçsen bile tanımazlar
Hiç düşmesende dillerden
Yaylalardan sahillerden
Zemheride tüm bellerden
Geçsen bile tanımazlar
Farketsen taze bayatı
Kat kat yaşasan hayatı
Bulupta abı hayatı
İçsen bile tanımazlar
Yürüsen yüksek yarlardan
Geçsende nice zorlardan
Kardelen gibi karlardan
Açsan bile tanımazlar
Sersen önüne çıkıyı
Kaçmadan görüp sıkıyı
Bıraktık biri ikiyi
Üçsen bile tanımazlar
Mükremin Kızılca
18-03-10/Konya
72-Bana Müsade
Çadırımı söküyorum
Dostlarım bana müsade
Yüreğimi döküyorum
Dostlarım bana müsade
Ufuklar Duman büründü
Gözüm bakmaya erindi
Borunun ucu göründü
Dostlarım bana müsade
Kolum kısa yolum uzun
Geldik hitamına sözün
Geçti Bahar, Yazın, Güzün
Dostlarım bana müsade
Pabuç eski, Yol dikenli
Nefis hırslı, Şeytan kinli
Yecüc, Mecüc, sardı Çinli
Dostlarım bana müsade
Binitim var azığım yok
Bağlamaya kazığım yok
Tam uyduğum Tüzüğüm yok
Dostlarım bana müsade
Emrettiği an yaradan
Silineceğim sıradan
Taşınacağım buradan
Dostlarım bana müsade
Mükremin KIZILCA
03–02–10 / KONYA
71-Sine Lüzum yok
Şu fani Dünya da hır gür içinde
Savaşa kavgaya kine Lüzum yok
Selamet, esenlik, Huzur var Dinde
Ateisttir, diyen; Dine Lüzum yok
Beklediğin şeyi sende ele yap
Yaptığın her işi güle güle yap
Uzmanlaş bir dalda, bile bile yap
Gereğinden fazla üne Lüzum yok
Sahibi ol, sıkı eyle belini
Harama uzatma iki elini
Argodan uzak tut temiz dilini
Kef ile beraber Sine Lüzum yok
Kulluk, kula bir mes’uliyet yükler
Çoluk çocuk senden güler yüz bekler
Allah var keder yok, diyor büyükler
Her anı ağlanan güne Lüzum yok
Günahsızca girer Cennete Sabi
Gelmişi geçmişi aftadır Nebi
Sade Haramlarla doldurup cebi
Günahlarla geçen düne Lüzum yok
Kur’anı kerimden oku Hamimi
Takdire iman et içten, samimi
Keşfet içinde ki o asil kimi
Şifresi bozulmuş Gene Lüzum yok
Mükremin KIZILCA
09-02-10/TAŞPINAR
70-Hakkını Helal et
Bir olmalı dış ile öz
Harama kaymamalı göz
Sana senden habersiz söz
Dedim hakkını helal et
Dinleyin ağalar beyler
Herkes bildiğini söyler
Ayrı yerde ayrı şeyler
Yedim hakkını helal et
Derdin varsa bul çareni
Unutma dostu yareni
Yemiş Ambarda Fareni
Kedim hakkını helal et
En masumu rahmi mader
Sorgular o yüce Didar
Kul hakkından hemen sıdar
Ödüm hakkını helal et
Kul hakkı ihlali şerde
Cennetle arada perde
Bozuk çıkmasın Mahşerde
Südüm hakkını helal et
Artık yavaşladı hızım
İki oğlum ve bir kızım
Bir ömür alnımda yazım
Fadim hakkını helal et
Mükremin KIZILCA
69-Ağlar durur anaların gözleri
Elleri Silahlı yine kardeşler
Köprüler atıldı sele dönüştü
Belli ki çok uzak Din'e kardeşler
Koca bir aile ele dönüştü
Ezanlar dinlenmez edilmez Kamet
Birlik elden gitti kalktı İmamet
Ekilmeyi ekilmeyi merhamet
Nasıl bu yürekler Çöle dönüştü
Söylemeyin kalıplaşmış sözleri
Dövüne dövüne ezdk Dizleri
Ağlar durur anaların gözleri
Yaşları sel olup göle dönüştü
Ne dersen de insanlara, etkisiz
Cezbe ve coşku yok, kalbe katkısız
Hitabet sembolik vaaz yetkisiz
Yağmursuz rahmetsiz Yele dönüştü
İntikamı bırak savaşla kanla
Güven ver kardeşe nurlu simanla
Aşı ister insan Dinle İmanla
İtburnu dikensiz Güle dönüştü
Mükremin KIZILCA
09-12-09/konya
68-Kuşlar
Bağlar da sen,Dağlar da sen
Her çalıdan sesin gelir
Teleklerin desen desen
Sen gelisen kesin gelir
Yumurtanı kıskanırsın
Sen beni nerden tanırsın
Anlatsam da utanırsın
Gagasında besin gelir
Özgürlüğe süzülürsün
İnsan gibi üzülürsün
Karanlıkta büzülürsün
Senden bana esin gelir
Hazır rızkın her tarafta
Saklanmaz dolapta rafta
Her an gökyüzünde safta
Seni hep göresim gelir.
Mükremin KIZILCA
ILGIN/18-11-09
67-Düşünce ve Düşünce
Diyorsun ki hayat ancak bu hayat
Sende akıl fikir düşünce var mı ?
Tek bildiğin para, asalet, soyat
Aynı sadakatin düşünce var mı ?
Mabetler de kimin kime farkı yok
Allahtan korkana başka korku yok
BU Mera da sana arama, Su yok
Biraz daha fazla deşince var mı?
Evren de rızıklar mikdarınca var
Kimi kusar kimi açlığı savar
İster insan, Kuş, yahut da Davar
Şirazeden çıkıp koşunca var mı?
Sanırlar ki Müslümanlar geridir
Aç, biilaç, bir kemik bir deridir.
Oysa onlar birer mana eridir
Allaha bir ortak koşunca var mı?
Tevekkül et hakka dosdoğru inan
Temelinde sağlam, sağlamdır binan
Hep böyle başardı o koca Sinan
Öfkeyle köpürüp taşınca var mı?
Mükremin KIZILCA
Altınekin/10-10-09
66- Papa müslüman oldu
Üstünde ak cübbesiyle
Lisanında hutbesiyle
En zirve de rütbesiyle
Papa da Müslüman oldu
Tüm Dünyaya nida etti
Milyarlar ihtida etti
Gururunu feda etti
Papa da Müslüman oldu
Bütün Evrene seslendi
İman nuruyla süslendi
Ateist bile hislendi
Papa da Müslüman oldu
Dün gece gördüm rüyam da
Hayalimdi bu, Dünyam da
İzledim bir beyaz cam da
Papa da Müslüman oldu
Mükremin KIZILCA
AKINCILAR/10-2009
65-Şerefsiz !!!
Bir şerefsiz lafı aldı gidiyor
Şerefe de şerefsiz der şerefsiz
Doğru mu yanlış mı? daldı gidiyor
Arif'e de şerefsiz der şerefsiz
Dört çocuktan sonra Kanayaklı Dul
Hep kendi halinde namuslu bir kul
Üstünde bir Yorgan altında bir Çul
Şerif'e de şerefsiz der şerefsiz
Tırnağıyla kazmış dağı ve taşı
Bir piri fanidir Yetmiş te yaşı
En sonunda olmuş Devletin başı
Herif'e de şerefsiz der şerefsiz
İhlas ile yapar durur kulluğu
Dünyası hepten dar, görmez bolluğu
Şerefi ne bilsin elin Şıllığı
Hanif'e de şerefsiz der şerefsiz
Vurur durur hemen belden aşağı
Kılçığıyla yutar haram başağı
Üstüne Semer koy, al bir Kaşağı
Selef'e de şerefsiz der şerefsiz
İbrahimi iman, Muhammedi huy
Öyle laf eder ki buz kes don ve buy
Küfrün ve lanetin iğrencini duy
Elif'e de şerefsiz der şerefsiz !!!
Mükremin KIZILCA
sarnıç/11-10-09
64-Domuz Gribi
Ülke ülke diyar diyar dolaştı
En sonunda yurduma da ulaştı
Hem de önce tıbbiyeye bulaştı
Kıracağa benzer Domuz Gribi
Okunan Ezan mı yoksa sela mı
Allahın bir afetimi bela mı
Herkes birbirinden kesti kelamı
Yoracağa benzer Domuz Gribi
Yaş sınırı aştı gitti etabı
Değiştirdi insanlarda hitabı
Daha açılmadan nice Kitabı
Düreceğe benzer Domuz Gribi
Önce bebeleri, çocuğu vurdu
Sonra her yaş için esti, kudurdu
Hız kesmeden ilerliyor, ne durdu
Duracağa benzer Domuz Gribi
Alalım maddi ve manevi tedbir
Unutma tedbirle bozulur takdir
Sağlığını koru Can emanettir
Süreceğe benzer Domuz Gribi
Sen bilirsin halimizi ey Şafi
Senin bizi bilmen her şeye kafi
Yap, gel ya Rab! kaybımızı telafi
Vuracağa benzer Domuz Gribi
Mükremin KIZILCA
ILGIN/18-11-09
63-HIR GÜR İSTEMEM
Ana ve Baba isterim
Dirgen ve Yaba isterim
Her dağ da Oba isterim
Doğal ortam severiz biz
Seversek tam severiz biz
Üzerimde Dam istemem
Hüzün keder gam istemem
Aramız da Cam istemem
Doğal ortam severiz biz
Seversek tam severiz biz
Açılmamış sır isterim
Bol çiçekli Kır isterim
Ne gür ne de hır isterim
Doğal ortam severiz biz
Seversek tam severiz biz
Mükremin KIZILCA
18 Temmuz 2009
62-Eyvah! Gençlik bitti
On sene çocuk göründüm
Her gördüğüme yerindim
Kırk yıl gurbette süründüm
Eyvah Eyvah gençlik bitti
Mukaddesi ezberledim
Her tür birlgiyi derledim
Dünya işinde terledim
Eyvah Eyvah gençlik bitti
Sen çok zekisin dediler
Süperin tekisin dediler
Zıkkımın pekisin dediler
Eyvah Eyvah gençlik bitti
Bir çorbaya kap olmadan
Hastalara Hap olmadan
Kör Baltaya Sap olmadan
Eyvah Eyvah gençlik bitti
Mükremin KIZILCA
20-07-09/ılgın
61-Söz Baba Söz!